Ailelerin çocuklarına daha etkili bir şekilde ebeveynlik yapabilmeleri ve aile içi iletişim ve etkileşimi geliştirebilmeleri amacıyla hazırlanan Aile Akademisi programının 17. oturumu Valimiz Sayın Meftun Dallı, İl Millî Eğitim Müdürümüz Sayın Hasan Gümüş, Şube Müdürlerimiz Sayın Gülseren Anbarcı ve Sayın Vedat Terlemez'in katılımıyla Şehit Şerife Bacı Öğretmenevinde gerçekleştirildi.
Programda konuşan İl Millî Eğitim Müdürümüz Sayın Hasan Gümüş, "Kastamonu Millî Eğitim ailesi olarak 'Güçlü çocuk güçlü ailede yetişir' mottosuyla hazırlamış olduğumuz Aile Akademisinin 17. oturumuna hoş geldiniz. Bir milletin değerlerinin, kültürünün aktarıldığı en önemli kurum olan ailenin güçlendirilmesinin bu güçlü aile içerisinde yetişen çocukların ülkemizin geleceğe emin adımlarla yürümesinde önemli bir etken olduğunun farkındayız. Anne babaların çocuklarıyla yaşadıkları problemler, karşılaştıkları sorunlar karşısında, hızlı değişen dönüşen dünyada ortaya çıkan birtakım problemlere karşı neler yapabilecekleri, nasıl pratik çözümler uygulayabilecekleriyle ilgili bilgi verilen etkinliğin sizler için çok faydalı olacağına inanıyoruz. Aldığınız eğitimler sayesinde çocuklarımız geleceğe daha güçlü hazırlanacaklar ve ülkemizi daha ileriye taşıyacaklardır. Biz buna yürekten inanıyoruz ve bu konuda da sizlerin desteğini her zaman hissediyoruz. Eğitimlere katıldığınız için sizlere çok teşekkür ediyoruz. Bu eğitimlerin ve buna benzer birçok projenin hayata geçirilmesinde Sayın Valimizin çok anlamlı destekleri için teşekkür ediyoruz." dedi.
Valimiz Sayın Meftun Dallı " Eğitim anne karnında başlayan ve mezara kadar devam eden bir süreçtir. Eğitim yani insanın iyi bir insan olarak yetişmesi sürecinde zannediyorum en kıymetli, en önemli kısmı çocuğun doğduğu andan itibaren okula gidinceye kadar olan bu aile içindeki o ilk 6 yaş. Uzmanlar diyorlar ki kişiliğin bir insanın şahsiyetinin oluştuğu, şekillendiği, onun hayatta nasıl bir insan olacağını tayin eden dönem o ilk 5-6 yaş. Yani çocuk 6 yaşına kadar aile içerisinde düzgün bir eğitim aldı, öğrenmesi gereken o güzel faziletleri, erdemleri aldıysa, ondan sonraki süreci biraz daha güvenle devam ettirip öncelikle kendisine, ailesine, çevresine, topluma, içinde yaşadığı topluma, ülkesine, milletine faydalı insan olarak, insanlar olarak yetişmeleri büyük oranda hallolmuş oluyor. Bizim gençliğimizde aileler üç kuşak halinde yaşıyorlardı. Yani bu çekirdek aile dediğimiz aile tipi o zaman da oluşmaya başlamıştı ama en azından Anadolu'da, büyükşehirlerin belli bir kısmında hala dede nine, anne baba, çocuklar, hatta yakın akrabalar, bazı evlerde amcalar, işte teyzeler, halalar bir arada yaşıyorlardı. Dolayısıyla bu az önce bahsettiğim o kültürü aktarımı, o eğitim süreci çok daha kolay ve rahat oluyordu o zamanlar. Artık bu dediğim aile tipi herhalde hiçbir yerde kalmadı. Dolayısıyla bu bahsettiğimiz eğitimin çocuklara verilmesinin yükü artık tamamen anne babaların omuzlarında kaldı." ifadelerine yer verdi.
Daha sonra Fatih Sultan Mehmet Ortaokulu Rehber Öğretmeni Sayın Nurcan Akdağ "Çocuklarda Öz Disiplin" konulu sunumu gerçekleştirdi.
